Yönetim
Düşüncesinin Önemi
Tarih
Boyunca İşin Değişimi ve Tarih Boyunca Yönetim
1.Yönetim Düşüncesinin Önemi
Yönetim amaçların etkili ve
verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi için bir insan grubunda işbirliğini ve
koordinasyonu sağlamaya yönelik çalışmaların tümünü ifade eder.[1]
Endüstri devrimi, yönetim
düşüncesi bakımından son derece önemli bir olaydır. Bu döneme kadar malların
çoğu, küçük atölyelerde ya da işçilerin evlerinde sanatsal üretim metotları ile
üretilmekteyken, endüstriyel devrim, şehirlerde fabrikaların artmasını teşvik
etmiştir. Fabrikaların gelişmesi, daha nitelikli ve daha düşük fiyatlı malların
imal edilmesine imkân vermiş, ancak fabrikalaşma, yönetime ve beşeri
ilişkilere, yeni problemler getirmiştir. 1945’ten sonra ise, alt üst oluşlar
gerçekleşmiş, yönetim rasyonelleşmiş, yürütme paylaşılmış, yeni hiyerarşik
fonksiyonlar ortaya konmuştur. Yönetici ve çalışanlar arasındaki ilişkiler
değişmiş, 1970’li yıllarda uzmanlaşma görülmüş,1980’li yıllarda ise personelin,
örgütlerin başarısında en önemli unsur olduğunun, motive edilmesi ve tatmin
edilmesi gereken en önemli kaynak olduğunun farkına varılmıştır. 1980’lerde
Japon yönetim tarzı, 1990’larda kalite, 2000’lerde sanallık ve karmaşıklık,
2010’larda yenilik ve yaratıcılık en çok ilgilenilen konular olmuştur. Kısacası
toplumsal yaşamdaki değişiklikler, yönetim alanına da yansımış, ekonomik,
politik, sosyal, beşeri ve teknolojik unsurlardan etkilenen yönetim, sayısız
araştırma ve çalışmaya konu olmuştur.[2]
1880 yılında başlayan yönetim hareketi endüstrinin sorunlarının ortaya
çıkmasını sağladığı gibi yönetim üzerine düşünen ve uygulayıcıların
çalışmalarının yoğunlaşmasına neden olmuştur. “Yönetim bilimsel olarak 1880’li
yıllarda başlamıştır. Klasik (geleneksel) yaklaşım olarak adlandırılan bu
dönemi neoklasik (davranışsal) yönetim yaklaşımı ve modern yönetim yaklaşımı
dönemleri takip etmiştir.[3]
Tablo 1 Yönetimin
Tarihsel Gelişimi
1880 - 1930 Klasik ( Geleneksel ) Yaklaşım
|
Bilimsel Yönetim Yaklaşımı
(Frederick Winslow Taylor) |
Yönetim Süreci Yaklaşımı
(Henry Fayol) |
|
Bürokrasi Yaklaşımı
(Max Weber) |
|
1930 - 1950 Neoklasik ( Davranışsal ) Yaklaşım
|
Hawthorne Araştırmaları
|
X ve Y Teorileri
|
|
C. Argyrs Modeli
|
|
Maslow
|
|
1950 - 1970 Modern Yaklaşım
|
Sistem yaklaşımı
|
İstisnalarla Yönetim
|
|
Amaçlara Göre Yönetim
|
|
Durumsallık Yaklaşımı
|
|
Stratejik Yönetim Yaklaşımı
|
|
1970 'den Günümüze (Post Modern Yaklaşım)
|
Toplam Kalite Yönetimi
|
Yalın Yönetim
|
|
Değişim Mühendisliği
|
2.Tarih Boyunca İşin Değişimi ve
Tarih Boyunca Yönetim
2.1. Tarih Boyunca İşin Değişimi
Tarih Boyunca İşin Değişimi:
Tarih öncesi, Tarım Devrimi (MÖ 8000 – 3000), Sanayi Devrimi (MS 1800) ve Bilgi
Devrimi (1970 - …) olmak üzere dört aşamada incelenebilir.[4]
2.1.1. Tarih Öncesi
Tarih
öncesi dönemlerde insanlar avcılık ve toplayıcılığın yanı sıra besin
gereksinimlerini karşılamak amacıyla balıkçılık da yapıyordu. Tarım ve hayvan
yetiştiriciliği başlayıncaya dek balıkçılık insan toplulukları için
toplayıcılık ve avcılık kadar önemliydi. Tarih öncesi dönemde insanoğlu hem iş
olarak hem de geçimini sağlamak amacıyla balık avlama yöntemini sıklıkla
kullandılar.
2.1.2. Tarım Devrimi (MÖ 8000 – 3000)
İnsanlık tarihinin ilk
devrimidir. Her devrimde olduğu gibi, tarım devrimi de süregelen bir gidişatı
değiştirmiş ve o aşamaya kadar daha önce meydana gelmemiş gelişmelerin
gerçekleşmesine sebep olmuştur. Tarım devrimine kadar toplumsallaşmaya yönelik
herhangi bir hareket gözlenmez iken devrim sonrası yerleşik hayata geçilmesi
sebebiyle ilk toplumsal yaşam şekilleri belirmiştir. Böylelikle tarım
devrimiyle tarih boyunca işin değişimi tarım ve hayvancılığa sürüklenmiştir.
2.1.3. Sanayi Devrimi (MS 1800)
Sanayi Devrimi insan ve hayvan
gücüne dayalı üretim tarzından makine gücünün hakim olduğu üretim tarzına
geçiştir. Bu tarz üretim 18. yüzyılda İngiltere’de, özellikle dokuma sektöründe
ortaya çıkmış, daha sonra diğer alanlara yayılmıştır. Böylelikle sanayi devrimiyle tarih
boyunca işin değişimi makine gücü ile üretime sürüklenmiştir.[5]
2.1.4. Bilgi Devrimi (1970 - …)
Bilgi devrimi, iletişim vasıtalarındaki gelişmeler nedeniyle, bilgi
kullanımının yaygınlaşması, bilgi saklamanın ve yaymanın kolaylaşmasıdır. Bilgi
devrimi, bilgisayarların, internetin ve diğer elektronik cihazların etkin
kullanımı sayesinde eskiden saklanabilen, asla ulaşılamayan bilgilerin kolayca
bulunabilmesini ve bütün dünya vatandaşları için ulaşılabilir hale gelmesini ifade
eder. Bilgi devrimiyle birlikte tarih boyunca işin değişimi bilgi teknolojileri
ve paylaşımına sürüklenmiştir.[6]
2.2. Tarih Boyunca Yönetim
Tarih Boyunca Yönetim: Antik Dönem, Orta ve Yakın Çağ (Ordunun etkisi)
ve Sanayi Devrimi sonrası olarak üç boyutta incelenebilir.
2.2.1. Antik Dönem
Tarım ekonomisiyle birlikte ortaya çıkan antik toplumun en tipik örneği
İ.Ö. 8.yüzyıllardan başlayarak oluşan eski Yunan ve Roma topluluğudur. Bu aşamada ekonomik
gelişmeler karşılığını her şeyden önce yaşama ve yerleşme biçiminde bulmuş ve
bağımsız kabilelerin birleşerek toprağa yerleşmeleriyle <polis> ya da
<civitas> şeklinde siteler doğmuştur. Antik dönemde yönetim toprak sahibi
kabile reisleri ya da beylerin bir arada yaşama biçiminde beliren sitelerde
toplumsal örgütlenme, geniş ölçüde bağımsızlığını koruyan kabileler birliği
görüşündedir.[7]
2.2.2. Orta ve Yakın Çağ
(Ordunun Etkisi)
Orta ve yakın çağda yönetim genellikle ordunun etkisinde ilerlemiştir.
Eski Yunan ve Roma’da ordu yönetimi, Osmanlıda tımar askerleri, sipahi
yapılanması, yeniçeriler, has askerleri, mehteran, humbaracılar, istihkâm
ordusu aynı şekilde İspanya, Fransa, Prusya, Almanya ve Avusturya’da yönetim
şekilleri orta ve yakın çağda yönetimin ordunun, askeri güçlerin eline
geçtiğinin en büyük örnekleridir.[8]
2.2.3. Sanayi Devrimi Sonrası
Yönetim
Yönetim ile ilgili uygulamalar tarih kadar eski olmamakla birlikte,
yönetim ile ilgili bilimsel çalışmalar oldukça yenidir. İnsanlığın dönüm
noktası Sanayi devrimiyle başlamıştır. Sanayi devrimi öncesinde ve sonrasında
yönetim “Nasıl daha çok üretilebilir”? “Nasıl daha ucuz ve verimli olabiliriz”?
sorularıyla yönetilmiştir. Bu olaylar sonuç olarak ortaya yönetimde bilimsel
çalışmaların başlangıcı (1890 – 1900) nı ortaya çıkarmıştır.
1880 - 1930 Klasik ( Geleneksel ) Yaklaşım
|
Bilimsel Yönetim Yaklaşımı
(Frederick Winslow Taylor) |
Yönetim Süreci Yaklaşımı
(Henry Fayol) |
|
Bürokrasi Yaklaşımı
(Max Weber) |
3. Bilimsel Yönetim Yaklaşımı
(F. Taylor)
Bilimsel Yönetim; İşletme
içerisindeki her işin bilimsel yöntemlerle geliştirilmesini, örgüt
çalışanlarının dikkatli bir işe alım ve eğitim sürecinden geçirilmesini,
çalışanların uygun denetçilerle desteklenmesini öngören bir yaklaşımdır.
Taylor, işlerin tasarımı ile yapılış biçiminin mühendislik yönünden ve bilimsel
olarak inceleyerek yeniden düzenlenmesi durumunda hem verimin artacağına hem de
örgüt ve iş görenlerin bu yeni düzenden daha fazla yarar sağlayacağına
inanmıştır. Taylor bu inancını 1911 yılında yayımlanan “Bilimsel Yönetimin
İlkeleri” başlıklı kitabına dökerek uygulamaya geçmiştir.[9]
4. Yönetim
Süreci Yaklaşımı (H. Fayol)
Taylor daha çok iş tasarımını ve
işlerin yapılış biçimi üzerinde dururken; Fayol yönetim süreci yaklaşımını
ortaya atarak örgütün bütününü ele almaya çalışmıştır. Diğer bir ifadeyle
bilimsel yönetim yaklaşımı iş görenlerin verimliliği üzerine odaklanırken,
yönetim süreci yaklaşımı örgüte bütünsel olarak yaklaşmaktadır. Fayol
yöneticilerin yerine getirmesi gereken beş temel işlev belirlemiş ve bunları;
pazarlama, örgütleme, yürütme, eşgüdümleme, denetim olarak adlandırmıştır.[10]
5. Bürokrasi Yaklaşımı (M. Weber)
Bu yaklaşım sanayileşen ve
gelişen sanayi toplumunda eski tip örgütlenmenin yeterli olmadığı, yerine ideal
bir örgüt yapısı olan bürokrasilerin geçmesi gerektiği düşüncesinden
kaynaklanmıştır. Söz konusu yaklaşımın temel özellikleri; iş bölümü, açıkça
tanımlanmış hiyerarşi, ayrıntılı kural ve kaideler, kişilere göre değişmeyen
ilişkilerdir.
Weber'in bürokrasi yaklaşımını
yönetim ve organizasyon açısından ele alırsak aşağıdaki başlıklar altında
toplayabiliriz:
1.
Hiyerarşik yapılanma ve komuta zinciri
2.
Kurallar ve yönetmelikler
3. İş
bölümü ve uzmanlaşma
4.
Yöneticilerin astları ile olan ilişkilerinin kişisel değil profesyonel olması
5. İş
atamalarında önce liyakatin dikkate alınması [11]
[1] Öztaş, N;
Yönetim; Ankara; 2014,s.15
[2] Yönetim
Bilimleri Dergisi Cilt:13, Sayı:25, ss.257-294, 2015
[3] Sumru T “Neden Stratejik Yönetim”, Verimlilik Dergisi,
MPM Yay., Ankara 1993, Sayı 1993/1,s.100.
[4] Tarih
Boyunca Yönetim ve Organizasyon Düşüncesinin Evrimi, Ülgen, H
[5] Tarih,
MEB Yayınları, II. Cilt, İstanbul:1994, s78.
[6] Bilgi
Devrimi ve Küresel Rekabet, Ekodiyalog
[7]
Yönetimin Tarihsel Evrimi ve Yönetim Sistemleri, Sencer M, s.142
[8] Tarih
Boyunca Yönetim ve Organizasyon Düşüncesinin Evrimi, Ülgen, H
[9] Yönetim
Örgüt ve Yönetim Kuramları, Öztaş N, s:87
[10] Yönetim
Örgüt ve Yönetim Kuramları, Öztaş N, s:108
[11] Yönetim
Örgüt ve Yönetim Kuramları, Öztaş N, s:139
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder