Sayfalar

2 Ocak 2018 Salı

HAWTHORNE DENEYLERİ

HAWTHORNE DENEYLERİ
                                                                                          
      Western Electric firması ABD’nin Chicago kenti yakınlarındaki Hawthorne kasabasında kurulu fabrika binalarında elektrik, telefon, vb. malzemeler üreten bir işletmedir. Hawthorne Araştırmaları bu fabrikanın tesislerinde ve personeli ile yapılmış tam 8 yıl süren 6 grup deneyden meydana gelir. Bu deneyler sırasıyla şu isimle anılırlar:
1.      Işıklandırma Deneyleri
2.      Röle Montaj Odası Deneyi
3.      II. Röle Montaj Odası Deneyi
4.      Mika Yarma Test Odası Deneyi
5.      Mülakat Programı
6.      Seri Bağlama Odası Gözlemleri
      Bu araştırmalardan ilkinin başına National Academy’den Charles Snow getirilir. İlk araştırma General Electric tarafından finanse edilir. Diğer 5 araştırma ise Elton Mayo tarafından yönetilir.

1-      Işıklandırma Deneyleri

      Deneyler fabrika yönetiminin Hawthorne fabrikasında verimlilik düzeyini arttırmak istemesi ile Kasım 1924’te başlar. Bu tarihte dünyada ve özellikle ABD’de bilimsel yönetim rüzgarı esmektedir. Verimliliği arttırmanın en iyi yolu Taylor ve diğer bilimsel yöneticiler tarafından gösterilmiştir. Bu noktadan hareketle araştırmacılar iş yerinin ışıklandırılması ile işçilerin verimliliği arasındaki ilişkileri belirlemek ister. Işıklandırma deneyi çeşitli aşamalardan oluşur. Fabrikanın farklı bölümlerinde farklı çalışan gruplarına uygulanır. Çalışanlara farklı watt gücünde ışıklandırma uygulanır. Beklenti daha iyi aydınlatma düzeyinin verimlilik artışına sebep olacağı yönündedir. Her iki deneyde üretim, ışığın artması ile ilgisiz şekilde artıp azalır.
      Deneyin diğer aşamalarında ışık miktarları azaltılmış, 10 watttan 3 watta kadar düşürülmüş ancak üretim artmaya devam etmiştir. 3 watta indirildiğinde çalışanlar görme zorluğu çektiklerini belirtmişlerdir. Bir başka deneyde ise aydınlatma miktarı 0.3 watt olan ay ışığı seviyesine kadar düşürülmesine rağmen işçiler zorluk çekmediklerini hatta daha rahat çalıştıklarını ifade etmişlerdir. Bu aşamadan sonra işçilerin gözünün önünde ampuller değiştirilir. İşçiler daha rahat olduklarını söylerler oysa yeni takılan ampuller eskisiyle aynı aydınlatma gücüne sahiptir.
      Araştırmacılar deneyden bir sonuç çıkaramamışlardır. Deneyin sonucunu anormal olarak nitelerler ve ışıklandırma ile üretim düzeyi arasında bir ilişki bulunamadığı sonucuna erişirler.

2-      Röle Montaj Odası Deneyi

      Mayo’nun ve ekibinin araştırmanın başına geçmesiyle birlikte 113 bayan işçinin çalıştığı röle bölümünde telefon cihazlarının parçası olan ve 35 parçadan meydana gelen el ile monte edilen röle montajı yapılmaktadır. 
      Fabrika yönetimine deneye katılmaya gönüllü 6 deneyimli işçi tespit ettirilir. Deneyi yapanlar bu 6 kişi arasından 2 yakın arkadaşı seçerler ve seçtikleri 2 kişiye 4 kişi daha bulmalarını isterler. Deney bu 2 yakın arkadaşın bulduğu 4 kişinin daha ilave olmasıyla 6 çalışan ile yürütülecektir. 1 tanesi malzeme taşıyacak geri kalan 5 kişi ise montaj yapacaktır.
      Deneyin amacı dinlenme molası sayısı ve süresi ile günlük çalışma süresinin uzunluğunun verimlilik üzerindeki etkisi tespit edilmek istenir. Deney 13 periyoddan oluşur.
I.  periyod üretim kaydedilir, küçük üretim artışları vardır.
II. periyod üretim kaydedilir, nezaretçiyle ofisinde ve kendi aralarında konuşmalarına müsaade edilir. Üretim artışı yoktur, deney odasına geçişten kaynaklandığı varsayılır
III. periyod üretim artar. Ücretin üretimi arttırdığı sonucu ortaya çıkar
IV. periyod günde 5’er dakikadan 2 mola verilir, çalışma süresi düşer üretim artar.
V. periyod günde 10’ar dakikadan 2 mola verilir, çalışma süresi düşer üretim artar.
VI. periyod günde 5’er dakikadan 6 mola verilir, çalışma süresi düşer üretim artar.
VII. öğle yemeği servisi 15 dakikalık öğle yemeği molası ve öğleden sonra 10 dakikalık ikinci mola sonucunda üretim artmaz ancak azalmazda
VIII. periyod günlük çalışma süresi 30 dk kısaltılır üretim artar.
IX. periyod günlük çalışma süresi 30 dk daha kısaltılır üretim artar.
X. periyod öğle yemeği servisi 15 dakikalık öğle yemeği molası ve öğleden sonra 10 dakikalık ikinci mola ancak erken paydos kaldırılması sonucunda üretim düşer sonra tekrar artar.
XI. periyod cumartesi günleri tatil yapılır küçük üretim artışı ve küçük üretim azalışı yaşanır.
XII. periyod başlangıçtaki normal çalışma koşullarına dönüş sağlanır. Bunun sonucunda üretim önce düşer sonra tekrar artar. Kafa karıştırıcı bir sonuç ortaya çıkar Araştırmacıların kafasında acaba başka faktörler mi belirleyicidir sorusu ortaya çıkar
XIII. periyod öğle yemeği servisi 15 dakikalık öğle yemeği molası ve öğleden sonra 10 dakikalık ikinci mola ve şirket meşrubat verir bunun sonucunda üretim tekrar artar.
      Çalışmada en önemli aşama XII. Periyoddur. Başlangıçtaki koşullara dönülmesine rağmen üretim başlangıçtakinden daha yüksektir. Mola sayısı, süresi ve çalışma süresinin uzunluğu gibi faktörlerden çok çalışanların başka faktörlerin etkisinde olduğu sonucu çıkar. Teknik faktörlerle verimlilik arasında ilişkinin incelenmesinden net sonuçlar bulunup ve açıklamalar yapılamaması nedeniyle kafalar karışmıştır.

3-      İkinci Röle Montaj Odası Deneyi

      Bu deneyde grup ücretinin üretim üzerindeki etkisi çalışma molalarından ve sürelerinde izole edilerek tespit edilmek istenmiştir.  Ustabaşı tarafından seçilen ve bir öncekinden farklı 5 kişi deney odasında gözlemlenir. Ücretleri grup ücreti olarak departman ücretinden ayrı hesaplanır. Amaç teşvikli grup ücret sisteminin diğer koşulların etkisinden arıtılmış olarak incelenmesini sağlamaktır.
      Toplam 21 hafta süren deneyde, 5 hafta kendi koşullarında izlenen işçiler takibeden ikinci periyodda 9 hafta boyunca yeni ücret sistemine tabi olurlar; ardından 7 hafta süren üçüncü periyodda ise tekrar eski ücret sistemine dönerler. Saatlik ortalama üretim deney sonucunda %12.6 artmıştır; ancak, bu artış devamlı değildir. Bir çalışanın üretimi, deney süresince giderek düşmüştür. Bu işçilerde, ilk deneye katılanlar kadar üretebileceklerini kanıtlama eğilimi ortaya çıkar. Küçük grupların üretim üzerinde etkisi olduğu araştırmacılar tarafından görülmeye başlanır.

4-      Mika Yarma Test Odası Deneyi

      Bu deneyde ücret değişkeni sabit bırakılmış, çalışma molaları verilmesinin ve çalışma sürecinin kısaltılmasının üretime etkisi tespit edilmeye çalışılmış. Seçilen 5 mika yarma işçisinin ücretleri departmanın geriye kalanları gibi hesaplanmıştır. 5 periyoddan oluşan deneyde dinlenme molaları verilmiş, fabrikada uygulanan fazla mesai kaldırılmış, çalışma günleri kısaltılmıştır. Sonuçta işçiler arası üretim farkı tespit edilmemiş; ilk 10 ay üretim artmış çalışma sürelerinin kısaltıldığı ve haftalık 40 saate indirildiği takibeden 4 ay üretim azalmıştır.

5-      Mülakat Programı

      Beşeri bir takım unsurların çalışanların verimlilik düzeylerini etkilediği düşünülmüş. Özellikle moral, nezaretçilik uygulamaları ve bilhassa küçük grupların birey davranışı üzerindeki etkisi incelenmek istenir. Bu amaçla 1928-1930 arasında bir rekora imza atılır ve çalışanlarla 21.000 in üzerinde mülakat yapılır. Çalışanlara ne düşündükleri, ne hissettikleri, ne algıladıkları, diğer çalışanlarla neler yaşadıkları sorulmaktadır.
Mülakatlar sonucunda iş ortamında başkaları tarafından kabul edilmekten, grup içi anlamlandırma mekanizmalarının varlığına kadar psikolojik ve sosyal bir takım faktörlerin çalışanların üretim davranışları üzerinde belirleyici olduğu anlaşılır.

6-  Seri Bağlama Gözlem Odası Deneyi

      Seri bağlama bölümünde çalışanlardan 9 bobinci, 3 lehimci, 2 kontrol işçisi seçilir ve ayrı bir odada küçük grup etkisini izlemek üzere deney ortamına gözlem altına alınır. Ayrıca deney süresince her bir işçi ile ikişer kere mülakat yapılır. Odada ayrıca gözlemciler üretim miktarının, çalışanlar arasında geçen önemli olayların ve konuşulmaların kaydını tutarlar. Çalışanlar sağlık muayenesinden geçirilir ve onlara zihin ve merhamet testleri uygulanır. Araştırmacılar deney ortamında oldukça canlı ve üretimi etkileyen bir beşeri ilişkiler dünyası olduğunu tespit ederler.

      Hawthorne Araştırmalarının Sonuçları

      Hawthorne Araştırmaları sonunda klasik teoride değinilmeyen iki temel sonuca ulaşılmıştır. Ve bu sonuçlar neoklasik örgüt teorisinin temel unsurlarını oluşturmuştur.
      Birincisi bireyin ( insanın ) önemi ikincisi ise çalışma gruplarının başka bir deyişle sosyal grupların önemini anlatır.
      Birey ( İnsan ) ; Klasik teoriye göre insan makinanın bir parçasıdır, verimini arttırmak için daha çok para vermek gerekir ve çalışanlar hemen hemen sadece ekonomik faktörler yoluyla motive edilirler. Oysa ki araştırmalar sonucu oluşturulan ve neoklasik teori dediğimiz teoriye göre ;
      İnsan makine parçaları gibi düşünülemez, her insan birbirinden farklıdır. İçinde bulunduğu duruma göre hareket eder ve beklentileri, arzuları verimini etkiler.
      Hawthorne deneylerini uygulayanlar daha da ileri giderek; Bir kimsenin duygularının, samimi düşüncelerinin, zihnini işgal eden şeylerin neler olduğunu, iş çevresi ile ilgili olarak nelerden hoşlandığını ve nelerden hoşlanmadığını anlamaya çalışmışlardır.
      Kısacası insan denilen faktörün ne denli önemli olduğu kavranmıştır.
      Çalışma Grupları ( Sosyal Gruplar ) ; Bireyin değer yargıları, fikirleri, gereksinim ve özlemleri geniş çapta ait olduğu iş grubu tarafından oluşturulur.
      Gerçekten de o kimse grubun fikirlerini ve ideallerini kendisinin kişisel fikir ve idealleri olarak kabul etmiyorsa, grup tarafından soyutlanmak, gruptan uzaklaştırılmak suretiyle dayanılması güç bir cezaya çarptırılabilir. Bir kimse ait olduğu grubun algı ve anlayış tarzını bilinçaltı kabullenmek eğilimindedir.



       KAYNAKÇA
1-      ÖZTAŞ N. “ Yönetim Örgüt ve Yönetim Kuramları “, Ankara, 2014
2-      HERBET G, “Organizasyonlar: Teori ve Davranış”, İstanbul, 1981.
3-      ŞENEL, Alaeddin, “Siyasal Düşünceler Tarihi”, Bilim ve Sanat Yayınları, 1997.

4-      BARANSEL, Atilla, “Çağdaş Yönetim Düşüncesinin Evrimi”, Avcıol Basım Yayım, İstanbul, 1993

2 yorum: